Bergen’in hayat hikayesi kısa şekilde anlatıyoruz. Bergen’i kim öldürdü ve bergenin vurulduğu an nasıl gerçekleşti. Bergen hakkında bilmediğiniz bütün sırları gelin birlikte inceleyelim.
Bergen bildiğimiz lakabıyla Acıların Kadını olan ünlü sanatçı trajik bir hayat sürmüştür. Bergen filmi ile yeniden hayatımıza girdi ve yaşadıklarını anlatmaya başladığımızda gözyaşlarınıza hakim olamayabilirsiniz. Aşık olmak bir insanı ne kadar dibe çekebilir ki? Üstelik yaşamak için bu kadar hayat doluyken…
Bergen asıl adı ile Bergen Sarılmışer 1960 yılında doğmuştur.
Bergen tam adı ile Bergen Sarılmışer 16 Temmuz 1960 yılında doğmuştur. Kendisi Mersin’de gözlerini hayata açmıştır. Hayatının ilk yıllarından itibaren sorunlu bir ailenin içinde büyümüştür. Kendisi daha 6 yaşındayken annesi ve babası boşanmıştır.
Annesi ve babasının boşanmasının ardından annesi ile Ankara’ya yerleşmiştir.
Bergen’in annesi ve babasının boşanmasının ardından Bergen annesi ile kalmıştır. Annesi yeni bir hayat kurmak için kızını da alarak Ankara’ya yerleşmiştir. Maddi sıkıntılar asla peşini bırakmadı. Bergen Ankara Yenimahalle’de bulunan Yunus Emre İlkokulu’na gitti.
Ankara Devlet Konservatuarı Piyano Bölümüne başlamıştı.
Kendisinin müziğe olan ilgisi her zaman sürüyordu. Ankara Devlet Konservatuarı Piyano bölümünde eğitim almaya başladı ancak maddi imkansızlıklar nedeniyle eğitimini tamamlayamadı. Okulu bıraktıktan sonra yaşını büyüttü ve PTT kurumlarında çalışmaya başladı.
İlk 1977 yılında sahne ile tanıştı.
1977 yılında arkadaşlarıyla eğlenmek için sözleşmişti. Kendisi hayatını değiştirecek bu gecede öylece habersiz eğlenirken arkadaşları bir şarkı söylemesi için ısrar etti. Bunun üzerine sahnede bir şarkı söyledi.
Şarkısı o kadar sevildi ki gittikleri mekanın sahibi olan İlhan Feyman tarafından bir teklif aldı. Teklifi kabul etmesi ile birlikte ilk kez sahne almaya başladı. Bir süre burada çalıştı.
Bergen bir yıl sonra evleneceği adam olan Halis Serbes ile Adana’da tanıştı.
Sahne almak üzere Adana’ya giden Bergen orada Halis ile tanıştı. Kendisine aşık olan Bergen onunla 1 yıl sonra evlendi. Evlilikleri sürekli olarak Bergen’in şiddet görmesi nedeniyle sallanıyordu. Öyle ki Bergen kocasından sık sık kaçmış ve evi terk etmişti.
Bergen 1982 yılının Ekim ayında İzmir’de çalışırken Halis tarafından kezzap ile yaralandı.
Bergen’in gözünü kaybettiği bu yaralama sonrasında sadece gözü değil vücudunun büyük bir kısmı da yaralandı. Bergen aldığı uzun süreli tedaviler sonrasında müzik dünyasının isimlerinden biri olan Cengiz Özşeker tarafından ikna edildi. Sahnelere geri dönüşü iyileştikten sonra oldu.
1989 yılının Nisan ayında kocasından boşandı.
Evliliğini eşinin kendisinin yüzüne kezzap dökmesine rağmen 7 yıl daha sürdürdü. Sonunda Bergen dayanamayarak 1989 yılında tamamen boşandı. Ardından aynı yılın haziran ayında sahnelere dönmeye karar verdi. Yapacağı son albümü olduğunu bilmeden Yıllar Affetmez adlı albümünü çıkardı.
14 Ağustos günü albümünün çok büyük bir ilgi ile karşılanmasının sevincini yaşıyordu.
Albümünden sadece birkaç ay sonra çok büyük bir başarı yakalayan Bergen kendine yeni bir hayat kurmak için çabalıyordu. Ancak o günün gecesinde eski kocasının onu takip ettiğini fark etti. Sonunda karşılaştılar.
Halis Bergen’in başarısına ve mutluluğuna dayanamayarak o gece onu silahla öldürdü.
Birçok kez kurşun sıkarak Bergen’in hayatına son veren Halis Serbes Adana’da hemen yargılandı. Bengen’in cenazesi ise memleketi olan Mersin’de bir mezarlığa defnedildi. Bergen’in anıları ise 1982 yılı ile 1991 yılları arasında çıkardığı parçalarında kaldı.